21 Eylül 2013 Cumartesi

Hayallerim, hayallerimiz ve Televizyon

Hayallerimizin olması gerekiyor. Gerekiyor ki kendimizi hayata adayabilelim. Çalışırken bunaldığımızda, ben bunun için mi açlışıyorum diye isyan ettiğimizde bizi rahatlatacak hayyalerimizin olması şart. Bugün cumartesi ve malum haftasonu , yani televizyonda gezi programları izleme ritüelini gerçekleştirirken bazı zincirleme düşünceler sardı beynimi.
Bir insan niye bu kadar gezer, annesi bu adamı hiç tatile götürmemiş ki dedim. Sonradan utandım dediğime. Bir devlet memuru çocuğu olan ben bile böyle maddeci yaklaşırsam vay halimize dedim. Olabilir çünkü, tatil lükstür. Bazı içinse kaliteli yemek lükstür. Ve bu programların da gelir seviyesi düşük kimselere hitap etmediği kararına vardım.
Bir yanımda yok Müge sen bu adamı kıskanıyorsun diyor. Evet haklı. Çünkü tanıyor malını. Elime geçen ilk maaşımla tatil planları, ve kaliteli restoranlarda yeni lezzetler tatmadım mı.
Ama eğer bütçe kısıtlıysa ve çocuk okutuyorsa kişi hayaliyle bunlar hayal bile olabiliyor işte.
Ve şimdiki en güzel hayalim ise emekli olunca ( yeterli param olacak da sanki) Ege' yi , Ankara'yı,  tüm Türkiye' yi, hatta Türki Cumhuriyetleri, Uzak Doğu' yu gezebilmek. Hatta CNNTürk' te program yapan insanlar gibi bilgili ve hatta onlardan daha bilgilisiyle beraber gezebilmek. Herhalde emekli olunca Mihmandar aranıyor dövizini boynuma asıp Sultanahmet Meydanında turlamam gerekecek sanırım.
Böyle diyorum da sonra da o mihmandara acıyorum şimdiden. Benim düşünce, sorgulama ve tekrar sorgulama (malum hafif unutkanım) hızıma yetişemez mesleği bırakır, ülkeyi terkeder, onu da az bulup gezegeni değiştirir diye korkmuyor değilim. Zira bu sebepten yalnızım. Gezegeni terkeden hazcı arkadaşlar yüzünden.
Ama işte yalnızım diye de evlendirme programlarına koşmuyorum. Tercihim daha steril/ özel ilişkiler, göz önünde olmadan. İnsanları ümitlendirip dehleme programlarına yani. Yada herkes bir gün televizyona çıkacak mottosunu gerçeklşetirmek isteyenler ordusunu ve çapraşık ilişkilerini gözler önüne seren programlarını. E şimdilik tabi. Ne zaman duvarlarla konuşacak kadar kimsesizleşirim o zaman belki düşer aklıma bu alternatif. Daha o kadar hızlanmamış demek düşüncelerim. Bazen duvarlara da sesleniyorum birileriyleyken de henüz bunu tüm Türkiye ve dünyaya ilan edesim yok henüz !

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Blog Arşivi

Bu Blogda Ara

Wikipedia

Arama sonuçları

Translate

İletişim Formu

Ad

E-posta *

Mesaj *